Merhaba,
“Troya’da Kassandra isminde oldukca akıllı ve güzel bir kız yaşarmış. Kassandra, Troya kralı Priamos ve kraliçe Hekabe’nin kızı, Hektor ve Paris’in ise oldukça değerli kız kardeşiymiş. Kassandra’nın tek isteği geleceği görebilen bakire bir rahibe olmakmış. Günlerden bigün Zeus ile Leto’nun evladı Apollon, Kassandra’yı görmüş ve onu fazlaca küçümsememiş. Apollon, Kassandra’nın en büyük isteğini öğrenmiş ve şayet kendisiyle birlikte olursa kâhinlik özelliğini Kassandra’ya armağan edebileceğini söylemiş.
Kassandra, Apollon ile beraber olabileceğini söylemiş ve böylece geleceği görebilme kabiliyetine sahip olmuş. Ancak kabiliyeti aldıktan sonrasında rahibe olmak isteğini söyleyerek Apollon ile beraber olmamış. Bu duruma oldukça sinirlenen Apollon, Kassandra’nın ağzını tükürerek verdiği armağanı yansız kılmış. Apollon, sadece bununla yetinmemiş, geleceği görse bile kimsenin Kassandra’ya inanmamasını, bir hanım olarak aşağılanarak rahibe olamamasını dileyerek onu lanetlemiş.
Apollon’un laneti Kassandra’yı hiç huzurlu bırakmamış. Troya savaşı olmadan önce savaşın neticeleri hakkında herkesi uyarmaya çalışmış fakat hiç kimseye kendini inandıramamış. O da bir köşede geleceğin getireceği tüm kötülükleri bilerek; savaşı ve neticelerini hiçbir şey yapamadan bir kere daha kovuşturmak zorunda kalmış. Savaş sona ermiş ve Kassandra’nın söylediği şeklinde Troya düşmüş. Ancak lanet bununla eksikleri olan. Kassandra, harp sonrasında tapınakta bir Yunan askerinin tecavüzüne uğrayarak rahibe olma umutlarını tamamen kaybetmiş, Yunan güçlerine komuta eden Sparta kralı Agamemnon’a cenk esiri olarak satılıp onun cariyesi olmuş ve en sonucunda Agamemnon karısı tarafından öldürülmüş…”
Oscar Wilde, Dorian Gray’ın Portresi isimli eserinde “bilmek yıkım getirir” demiştir. Kassandra için de vaziyet çok ayrımsız değildi. Gelecekte olan şeyleri biliyordu ancak bilmek hiçbir felakete engel olmuyordu. Hatta gerçekleşmeden gördükleri şeyleri gerçekleşirken de takip etmek zorunda kalıyor ve ıstırabına ıstırap ekliyordu. Bir anlamda Kassandra, geleceği görme gücüyle yıkımları önlemeye çalışan fakat sözünü kimseye dinletemediği için başına gelen belalardan iki misli etkilenip üzülen bilincin dramını simgelemektedir. Bu yüzden, uzağı bulan bilgili insanın dramını anlatabilmek için psikoloji literatüründe “Kassandra Kompleksi” veya “Kassandra Sendromu” ifadesi kullanılmaktadır. Kassandra Sendromunda insanlar kaçınılmaz sonu kabul edemez ve bu sonu inkâr ederler. Gelecekle alakalı öngörülerde bulunan kişi nasıl sonuçlanacağını anımsar ancak ne yapması icap ettiğini bilemediği için devamlı olarak bir ikilem yaşar ve Kassandra şeklinde her gün ıstırabına ıstırap ekler. En sonunda bu konum kişinin ruh durumunu etkilemeye adım atar.
Psikanalist Melanie Klein, ferdin kendi ruh durumunu koruyabilmek için belli müdafaa mekanizmaları geliştirdiğini söylemiştir. Klein’e bakılırsa insanların böyle durumlarda kullandığı en güçlü savunma mekanizması ise inkârdır. İnsanlar inkâr yardımıyla ortaya çıkan yeni bilgileri reddediyor ve kendine olan güvenlerini sağlamlaştırarak oluşabilecek stresli ortamları daha aza indirebiliyorlar. Bu anlamda insanlar da Apollon tarafınca cezalandırılmış Kassandra’nın damgasına sahiptirler. Hatta insanların kendilerine olan güvenleri o kadar fazladır ki süper egolarının yıkıcı etkisi Kassandra’ya işkence eden tanrı Apollon benzer biçimde insanlara her gün işkence etmektedir.
Bilginin reddedilmesi insanların streslerini azaltmaya yardımcı olduğundan birçok alanda karşımıza menfaat. Örneğin siyasette, genellikle hükümet yetkilileri ellerindeki gücü yitirmek istemezler. Bu yüzden birtakım zamanlar yeni detayları reddedebiliyorlar hatta zaman zaman kendilerine bu bilgiyi veren görevlileri cezalandırarak tepkilerini gösteriyorlar. Watergate olayı siyaset alanında malumat reddinin en önemli örneklerinden biri olabilir. Bununla birlikte Kassandra terimi, siyasette olduğu şeklinde ekonomide de çok önemli bir yerdedir. Bu terim dünya borsalarında yükselişleri ve düşüşleri, bilhassa borsadaki çöküşleri tahmin edebilenler için kullanılır. 1990 senesinde borsa yükselişinin balon olduğunu anlayan ve bu mevzuda yatırımcıları onlarca defa uyaran Warren Buffett Wall Street’in Kassandra’sı lakabını almıştır fakat doğal ki bu lakap borsadaki balon patlayıp birçok yatırımcı zarar ettikten doğrusu iş işten geçtikten sonrasında verilen bir lakaptır. Çünkü Kassandra sendromu ileri sürüldüğünde başkaları tarafından inanılmayan sonrasında ise gerçekleşerek insanları şaşırtan fena ve üzücü vakalar için kullanılan bir terimdir. Bunu da riskli işlemleri arasında barındıran piyasalarda sıklıkla görebilir.
Peki, insanlar niçin ikazları dikkate almak istemezler ve iş işten geçtikten sonrasında ah vah ederek üzülürler? Ana sebeplerden biri riski azaltmak olsa da bunun da altında birtakım sebepler vardır. Bu sebepler şöyleki sayılabilir:
- Değişime Karşı Direnç: Eğer değişiklik kişinin beklentileri ve çıkarlarıyla uyuşmuyorsa kişi yeni bilgilere karşı mukavemet göstermeye ve o bilgileri inkâr etmeye başlar. Çünkü yeni bilgiler insanların aşina oldukları şeyleri ve bu aşinalık sınırında hissettiği rahatlığı baskılamaya adım atar.
- Yeni Bilgilere Karşı Direnç: 1960 senesinde psikolog Peter Wason insanların detayları mevcut düşünce, önyargı ve inançlarına uyacak halde aradıklarını ve buldukları yeni detayları de bu şekilde değerlendirdiklerini ortaya koymuştur. Ayrıca insanlar kendi düşünceleriyle eşleşen bilgileri etken olarak arama, yorumlama ve gizleme eğiliminde olduğu için da bahsetmiştir. Daha sonraları yukarıda anlatılan bu mevzuya “Doğrulama Yanlılığı” ismi verilmiştir. İlk başta bilişsel psikoloji alanında kullanılan bu terim zamanla davranışsal iktisat alanında da kullanılmaya başlanmıştır. Davranışsal ekonomiye nazaran; yatırımcılar mevcut görüşlerini doğrulayan bilgileri ararlar, kendi görüşlerini cerh eden gerçekleri ve verileri göremezden gelirler ve kendi bilişsel önyargılarına nazaran yatırım kararları alırlar. Başka bir değişle doğrulama yanlılığında taraflı araştırma, taraflı yorumlama ve taraflı bir geri çağırma vardır. Bazı zamanlar bu biçimde düşünmek bereketli olabilir. Mesela, insanoğlu kendi düşüncesinin başka düşünceler tarafınca desteklendiğini gördüğü vakit benlik saygısı kazanmaya başlayarak yaptığı iş için fazlaca motive hissedebilirler ve çelişkili inançlar olmadığı için kendilerinde ortaya çıkacak olan stresi daha aza indirebilirler. Ayrıca oldukça fazla malumat daha çok ihtimal ortaya çıkaracaktır. İnsanlar da bu olasılıklar içerisinde kaybolarak gereğinden fazla zaman yitirmek istemezler. Fakat zaman kaybetmemeye çalışırken birçok mühim bilgiyi göz ardı edilebilir. Göz ardı edilen bu bilgiler yaşamın her alanındaki kararları negatif etkilerken yatırımcılar için ne yazık ki belli problemler yaratabilir. Çünkü bahsettiğimiz huy tek taraflı ve kendi kendini güçlendiren bir döngüdür. Bunun sebebi ise; yatırımcılar sadece aldıkları kararların doğruluğunu destekleyen yorumlara dikkat etmiş olduğu için kararlarının doğru olduğundan her vakit emindirler ve onlara bakılırsa kendi doğrularını destekleyen çok fazla görüş vardır. Bir anlamda yatırımcının kendisine ve aldıkları kararlara aşırı güvenmesinin nedenlerinden biridir. Bundan dolayıdır ki piyasalarda Boğa görüşüne haiz olanlar her koşulda piyasanın yükselmesi için sebep bulurken; Ayı görüşüne haiz olanlar hep düşüş eğilimini savunurlar. Bu döngüden çıkabilmek için yatırımcıların karşıt görüşlere bilhassa bakması ve kendi görüşünün zıttı soruları sormaya emek vermesi gerekmektedir.
- İyimserlik Önyargısı: İnsanlar çoğu zaman müspet olayların olasılığını abartırlar ve gelecekte başlarına olumsuz olayların gelebileceği olasılığını hafife alırlar. Çünkü insanlar umut etmeyi ve her şeyin güzel gideceğini inanmayı severler. Olumsuzlar üstüne kendilerini uyaranları sevmedikleri için potansiyel risklere ve tehlikelere karşı körleşirler. Araştırmalar birçok bireyin muhtelif koşullarda ortaya çıkan durumlarda iyimserlik önyargısından oldukça fazla etkilendiğini göstermiştir. İyimserlik önyargısından ötürü genellikle yatırımcılar portföylerinde olan bir hisse senedinin düşmesini kabullenmeyerek stop-loss uygulamaktan çekinirler. Çünkü hisse senetlerinin yükseleceğini ve yatırım bitirdikleri hisse senedi yardımıyla evlere, arabalara haiz olan bir zengin olacağının iyimserliğini yaşarlar. Bilişsel Sinirbilimci Tali Sharot’a bakılırsa 2008 yılındaki finansal çöküşün temel nedenlerinden biri insanlardaki iyimserlik önyargısıdır. O dönemde, finansal analistlerin gerçekçi olmayan finansal büyüme ve başarı beklentileri vardı. Bu yüzden de riskli karar alma süreçlerine devam ettiler ve bu davranış biçimi piyasaların nihai çöküşüne katkıda bulunmuş oldu. Davranışsal ekonomiye fazlaca mühim katkıları bulunan Psikolog Daniel Kahneman’a nazaran yatırımcıların bu davranışı önleyebilmesi için dışarıdan bir bakış açısına gereksinim duyduklarını kabul etmeleri icap eder.
- Aciliyet Eksikliği: İnsanların bir uyarıyı dikkate almaya istekli olması, bir dereceye kadar uyarının aciliyetine bağlıdır. Uyarılan olayın gerçekleşme ihtimali uzak bir gelecekteyse, uyarma ciddiye alınmayabilir. Ancak uyarı dikkate alındığında ise büyük ihtimalle artık çok geçtir çünkü uyarılan konu ne yazık ki olmuştur. Michael Burry’i tanıyor musun? Eğer tanımıyorsanız da mühim değil aciliyet eksikliğiniz geçmiş olduğu vakit tanırsınız. (😊)
- Uyarıcının Düşük Otoritesi: İnsanlar yeni bir bilgiye inanmak yada önceki inançlarını değişiklik yapmak zorunda kaldıklarında otorite sahibi olan kişilere daha fazla güvenirler. Çünkü kısa karar verme süreçlerinde güven önemlidir ve beynin soracağı ilk sual bu uyarının kim tarafınca yapıldığıdır. Bu yüzden de böyle durumlarda uyarıyı kimin verdiği uyarının ana temasından daha önemli bir hale gelir. Eğer uyarıyı icra eden şahıs tanınmıyorsa yetkin ve güvenli olmadığı düşünülerek uyarısının reddedilmesi daha olasıdır. Michael Burry’nin 2008 krizinden önce yaptığı bütün ikazlar bundan dolayı devamlı boşa gidiyordu. Çünkü ev fiyatlarının sürekli artacağını söyleyen mühim otorite sahiplerinin yanında Burry’nin önerileri güvensiz kalıyordu. Ayrıca insanların Burry tanımak için bir aciliyetleri de yoktu. Ancak kriz ondan sonra yani iş işten geçtikten sonrasında Michael Burry piyasalarda en yetkin kişilerden biri haline geldi ve günümüzde yapmış olduğu herhangi bir fena açıklama gazetelerde “2008 Krizini Bilen Kâhin Burry…” diye yer bulmaktadır.
- Uyarılan Olayın Düşük Olasılığı: Daha ilkin hiç gerçekleşmemişse veya gerçekleşme ihtimali düşükse insanoğlu çoğu zaman bu olasılığı umursamazlar. Michael Burry 2008 yılındaki kriz için insanları uyarırken bazı insanlar onu tanımadıkları için bazıları da uçan piyasaların düşme ihtimalinin düşük olduğuna inandığı için yeni bilgileri reddediyordu. Aslında reddettikleri ve uyarıları görmezden geldikleri dönemde kriz gerçekleşiyordu ancak patlayıp hepimiz tarafından hissedilmesine fazlaca az kalmıştı. Burry 2008 krizini anlatırken şöyle demiştir: Bu bir uçak kazası kovuşturmak gibiydi…
- Deneyim Eksikliği: Birisi bir olay ile alakalı ihtar ve yeni bilgiler yayınlarsa ve bunlar geçmişte yaşanmış birtakım olayların anısını uyandırıyorsa bu uyarıları ciddiye alınması muhtemeldir. Çünkü insanların yaşamış olduğu benzer olaylar sayesinde beyin bu olayların karşılaştırmalarını daha rahat yapar ve uyarının önemli ya da önemsiz olduğuna daha kolay karar verebilir. Morgan Stanley’in New York’taki Dünya Ticaret Merkezinde yani İkiz Kulelerde patlama olmadan ilkin ofisleri vardı. 1993 yılında kuleler ilk defa saldırıya uğradığında firma bu biçim bir saldırının gelecekte yeniden olabileceğini varsayarak süratli ve güvenilir halde binayı boşaltabilmeleri mevzusunda uygun tatbikatlarla çalışanlarını eğitmiştir. 2001 senesinde Kuzey Kulesine saldırı olduğunda Güney Kulesindeki çalışanlar oldukca süratli bir biçimde binayı tahliye etmişler ve birkaç dakika sonra da Güney Kule vurulmuştur. Bu öğrenim sayesinde 2700 Morgan Stanley mensuplarından birçoğu kurtulmuş ancak ne yazık ki 13 çalışan o saldırıda yaşamını kaybetmiştir.
- İnkâr: İnkâr insanın en mühim müdafaa mekanizmalarından biridir. Çünkü bu sayede endişe etmekten kurtulurlar. Yatırımcıların piyasada olan düşüşün gerçekliğini ayrım etmelerinin uzun sürme nedenlerinden biridir. Gerçekliği inkâr ettikleri için mevcud düşüşü genellikle satın alma fırsatı olarak görürler. İnkâr aşamasındaki (inkâr-hiddet-pazarlık-depresyon ve kabul aşamaları, yatırımcının kaçan yükselişlerde ve satma fırsatlarında geçirdiği psikolojik aşamalardır) yatırımcı piyasalardaki düşüşe karşı öfkeli değildir hatta kendisine bir alış fırsatı yarattığı için piyasalara minnet duymaktadır. Ayrıca duyduğu bu minnet yatırımcıyı iyimserlik önyargısına da sürükleyebilmektedir.
Yukarıda okuduğunuz şeklinde sayılan maddeler bir döngünün oluşumudur. Bu maddelerden birine takıldığınız zaman sizler için döngü başlamış olur ve gelen bilgileri reddetme eğiliminde olmuş olursunuz. Evet, her bilgi önemli olacak veya sizleri ilgilendirecek diye bir mecburiyet yoktur. Ancak birtakım zamanlar dışarıdaki görüşleri dinlemek de faydalıdır. Hele ki ekonomi sizin mesleğiniz değilse bunu meslek olarak yapan ve bunun eğitimini almış olan insanların bulunduğunu lütfen ihmal etmeyin. Mahfi Eğilmez’in “Kassandra Laneti” başlıklı yazısında söylediği benzer biçimde; bazı gerçekler vardır ki kâhin olmayı gerektirmeyecek kadar aleni ve seçik olarak ortadadır.
Cemre,
Kaynakça
Lab, T. D. (2022, 9). Why do we overestimate the probability of success? The Decision Lab: https://thedecisionlab.Com/biases/optimism-bias adresinden alındı
Sayın, Z. F., & Fettahlıoğlu, Ö. O. (2020). Yönetim Literatürüne Yeni Metafor Önerileri. Ankara: İKSAD.
Scott, G. (2022, September 29). Confirmation Bias. Investopedia: https://www.Investopedia.Com/terms/c/confirmation-bias.Asp adresinden alındı
Parvez, H. (2021, October 13). Cassandra syndrome: 9 Reasons warnings go unheeded. PsychMechanics: https://www.Psychmechanics.Com/cassandra-syndrome/ adresinden alındı
Eğilmez, M. (2018, Aralık 9). Kassandra Laneti ve İktisatçılar . Kendime Yazılar: https://www.Mahfiegilmez.Com/2018/12/kassandra-laneti-ve-iktisatclar.Html adresinden alındı
Samson, A. (2014). An Introduction to Behavioral Economics. Behavioural Economics Guide: https://www.Behavioraleconomics.Com/resources/introduction-behavioral-economics/ adresinden alındı
Hulbert, M. (2022, May 17). Stock investors are now starting to feel the 5 stages of bear-market grief. MarketWatch: https://www.Marketwatch.Com/story/stock-investors-are-now-starting-to-feel-the-5-stages-of-bear-market-grief-11652774279 adresinden alındı
Yorumlarınızı esirgemeyin lütfen 🙂